Meme Küçültme

Meme büyüklüğü ve/veya sarkması genellikle kırklı ve sonrası yaşlardaki bayanlarda veya nadiren genç bayanlarda görülen bir durumdur.

Meme büyüklüğü durumu bir estetik öncelik olabildiği gibi bel-sırt ağrıları, meme altında deri pişikleri yapabilen ve hayat kalitesini düşüren bir durumdur. Bu durumda meme küçültme (redüksiyon) işlemi oldukça başarılı ve faydalıdır. Meme büyüklüğü ayrıca meme kanserinin erken tanısını güçleştiren bir durumdur. Fazla meme dokusunun dokunarak ve mammografi ile muayenesi tanısal olarak normal boyuttaki bir memeye gore daha başarısızdır.

Meme küçültme işlemi aşağıda sıralanmış olan önemli ölçütlere yönelik olmalıdır:

1. Meme hacmini küçülterek konik ve çekici bir meme kubbesi elde etmek
2. En az iz kullanarak, çekici boyutlardaki meme yüzeyini kaplayacak miktarda deri bırakacak şekilde fazla deriyi çıkarabilmek
3. Meme başını anatomik olarak olması gereken yere getirmek (meme kubbesinin uç noktası ve kol kemiğinin orta hizası). Bu taşınma sırasında meme başının duyusuna, beslenmesine ve süt kanallarına mümkün olduğunca zarar vermemek önemlidir.
4. Meme küçültülürken meme dokusunun kanser riskini anlamak ve tanı konamayacak kadar ufak olan bir kanseri saptamak.

Meme sarkması durumu ise oldukça benzer bir durumdur. Bu durumda da meme sarkık, sönük ve bazen de buruşuk görünür.
Bu durumda aşağıdaki bileşenler altta yatabilir:

1. Meme derisinde fazlalık (zarf büyük) doku hacmi az. Zaten meme sarkmalarında esas sebep meme hacmi ve zarf arasındaki uyumsuzluktur. Hacim yetersiz ve deri fazlarsa (sarkma da dahl) bu durumda meme derisi toplanır (meme dikleştirme ameliyatı “mastopeksi”) ve meme hacmi yerleştirilen bir silikon protezle desteklenir.
2. Meme başı daha altta yer alır yani meme derisi fazla ve aşağıya doğru meme hacmiyle beraber sünmüştür. Eğer hacim yeterliyse sadece meme dikleştirme ameliyatı yeterlidir.
3. Bazen de meme hacmi yetersiz ama zarf biraz büyüktür, meme başı aşağıya sarkmamıştır. Bu duruma yalancı sarkma adı verilir ve genellikle konacak bir silicon protez yeterlidir.

Meme dikleştirme ameliyatında genelde meme başı etrafında ve bir de dik iz olur. Alttaki yatay iz genelde bırakılmaz

Siz Meme Dikleştirme veya Küçültme İçin İyi Bir Aday Mısınız?

Memelerinizin boyutundan veya simetrisinden veya sarkıklığından memnun değilseniz ve bunu kendinize itiraf edip ameliyat olmayı düşünüyorsanız iyi bir adaysınız.

Sigara meme başı beslenmesini bozabilir ve yara iyileşmesini bozarak istenmeyen sonuçlara sebep olabilir. Şeker hastalığı ve kan sulandırıcı kullanımı da yara problemleri açısından önemlidir.

Meme Küçültme ve/veya Dikleştirme Ameliyatından Neler Beklenmeli? Nelerden Korkmalı?

Meme küçültme ameliyatlarında iz mutlaka olur. Bu izin şekilleri tekniğe göre farklılık gösterir: Meme kaşı etrafında bir daire ve alt kenara doğru bir dik iz genelde en sık olanıdır. Genellikle buna bir de meme altında yatay bir iz daha eşlik eder. Ancak meme küçültme ameliyatı oldukça tatmin edici bir ameliyattır ve oluşan iz nadiren hastalar tarafından problem olarak düşünülür.

Ameliyatta komplikasyon olarak hematom (kan birikmesi), yara iyileşme problemleri, meme başı duyu kaybı, meme başı kaybı nadiren izlenebilen durumlardır. Bu durumlarda genelde altta yatan bir hastalık veya sigara kullanımı mevcuttur. Doktorunuzun doğru bilgilendirilmesi bu riskleri en aza indirir.

Alınmış olan meme dokusunda çok nadiren meme kanseri tespit edilebilir. Bu durum aslında erken tanı ve etkili tedavi anlamına gelir. Aslında korkulacak birşey gibi görünse de hayat kurtarıcıdır.

Meme dikleştirme ameliyatlarında meme başı nispeten daha güvendedir. Doku çıkarılmadığı için kanser tanısı koyma ihtimali yoktur.

Ameliyat Öncesi ve Sonrası

Ameliyattan iki hafta önce sigara kesilmelidir. Hastanın şeker hastalığı varsa iyi bir değerlendirme yapıldıktan sonar ameliyata karar verilmelidir. Kansızlık durumunda da ameliyat ertelenebilir.

Hasta bir veya iki gece yatar. Genellikle diren dediğimiz kanı tahliye eden steril hortumcuklar kullanılır ki bunlar ağrısız bir işlemle ertesi gün veya bir gün sonra alınır. Ameliyattan sonraki bir ay özel sutyen giyilmesi önerilir. Hastanın ağır işler yapmaması durumunda bir hafta sonar masabaşı işine dönmesi mümkündür. İzler için de cerrah takip eder ve duruma göre önlem alır. Böylece izlerin kabarması ve koyu renk bırakması önlenebilir.

Meme dikleştirme ameliyatından sonar hasta genelde ya günübirlik yatar veya bir gece kalır. Bu ameliyatta diren genellikle kullanılmaz ve kan kaybı çok azdır.