Bekleme Odasına Takılmayın!
Gelmeden Önce Online Kayıt Olun.
Güncel programlarımız, iletişim bilgilerimiz var ve çevrimiçi randevu almanıza olanak sağlıyoruz.
Meme Büyütme
Meme büyüklüğü bazı durumlarda kişinin istediği boyutların altında olabilir. Cinsel kimliğin önemli bir parçası olması ve memenin beden imgesi için önemli bir kısım olması nedeniyle oldukça fazla estetik olarak değerlendirilir ve müdahale edilir. Meme boyut ve şeklinin tercih kriterleri kültürel olarak, ırksal olarak ve kişinin kişisel beklentilerinden etkilenir. Kişinin vücut şekline göre meme büyüklüğünün ideal standartları bu sebeplerle tartışmaya açıktır.
Ancak bilinmelidir ki memenin yetersiz gelişimi veya kültürel ırksal normlara göre küçük olması oldukça doğal bir meme büyütme ameliyatı sebebidir. Meme küçüklüğü ve yokluğu nadiren hormonel veya doğumsal bazı hastalıklara da bağlı olabilir. Meme büyütme ameliyatları hastanın kendi dokusu ve dışarıdan silikon meme protezi kullanılarak yapılabilir. Seri yağ enjeksiyonları ve vakum yavaş yavaş tercih gören işlemler olsa da, güvenilir, hızlı ve öngörülebilir sonuçlarıyla silikon meme protezi kullanımı yaygın olarak ve güvenle tercih ettiğimiz, önerdiğimiz ana tekniktir.
Meme Büyütme Ameliyatı Emzirmeye Engel Midir?
Kullanılan protezler meme dokusunun arkasına uygulanmaktadır. Bu yüzden süt üretiminde rolü olan bezler ve kanallara ameliyat sırasında dokunulmamaktadır. Bu nedenle meme protezi uygulanmış bayanlar çocuk sahibi olduklarında emzirebilirler.
Silikon Meme Protezi Kanser Yapar Mı?
Yapılan araştırmalarda silikon meme protezi olan hastalarda meme kanseri oranlarında fazlalık saptanmamıştır. Meme dokusunun az olması meme protezi olan kişilerde meme kanserinin çok düşük oranda daha az görülmesine bile sebep olabilir. Son yıllarda özel bir tümör silikon meme protezli hastalarda saptanmıştır. Bu vakalar sayı olarak 150’nin üzerindedir. Milyonları bulan meme protezli kişileri göz önünde bulundurursak görülme oranı göz ardı edilecek miktardadır.
Bu lenfoma (yerel lenf bezi tümörü) türünün üzerinde araştırmalar devam etmekte olup şu durumda istatistiksel olarak, meme protezi kullanacağımız hastaların ameliyat olmasına mani olabilecek bir risk değildir. Araştırmalar sonucu protez etrafında oluşan bağ doku kılıfta gelişen bu tümörle ilgili ortak kanı; meme başındaki bakterilerin protez pürtüklerinde bulunmasından kaynaklanabileceğidir. Bu konudaki araştırmalar düşük riskli bu duruma alacacak önlemleri bize sağlayacaktır.
Meme Büyütürken Ne Tip Protezler Kullanıyoruz? Nasıl Karar Veriyoruz?
Meme protezleri silikon bir kılıf ve içindeki dolgudan oluşmaktadır. Kılıf pürtüklü veya düz, dolgu ise tuzlu su veya silikon jel olabilir. Yaygın tercih jel dolgulu pürtüklü protezlerdir. Protezlerin patlaması teknik hata veya üretim hataları nedeniyle çok küçük bir risktir. Hekim olarak biz bunun için doğru cerrahi teknik ve en güvenilir markaları kullanarak önlemimizi alıyoruz.
Meme protezleri yapıları dışında değişik şekillerde de olmaktadır; üst alt çapı ve yan çapı değişirse anatomik tipte veya yuvarlak olabilir. Ayrıca yüksekliği (projeksiyon-ön arka uzunluk) de önemli bir değişkendir. Bu yapıdaki ve şekildeki protezlerin boyutları ml yani hacimle ölçülür. Hangi hastaya hangi protezi kullanacağımıza, göğüs kafesi ölçüleri, şekli, iman tahtası denen kemiğin şekli (güvercin göğüs, kunduracı göğsü vb.), kol kalınlığı, boy ve genel vücut ağırlığı gibi değişkenlere göre karar veriyoruz.
Protez Nereye, Nasıl Yerleştirilir?
Meme protezleri kas altı, kas üstü veya dual plan denen üstten kas altına saklama şeklinde yerleştirilebilir. Buna hastanın meme miktarı ve deri kalınlığına göre karar veriyoruz. Ayrıca meme alt çizgisi meme başı etrafı ve koltukaltı da kullanılan kesiler protezin yerleştirilmesi için tercih edilebilir. En cok tercih edilen ve en güvenli olanı genel yaklaşıma göre meme altıdır.
Ameliyat genel anestezi altında yapılır ve genellikle hastalar bir gece yatar. Ağrılı olabilecek ameliyat sonrası dönemde özel sutyen kullanılır ve hastanın ihtiyacına göre etkin ağrı kontrolü için ilaç tedavisi yapılır.
Riskler Nelerdir?
Genel anestezinin riskleri dışında oluşacak riskleri hemen olan ve sonradan çıkan olarak ikiye ayırırsak:
Ameliyat gecesi aşırı kanama olması hematom diye adlandırdığımız durumdur. Sevimsiz bir durum olsa da yaklaşık yüz hastanın birinde görebilmekteyiz. Hastaya uzun vadede olmasa da gece tekrar ameliyata alıp durmayan kanama durdurulur. Ameliyattan günler sonra enfeksiyon gelişebilir. Bu durumda geçici olarak protezlerin çıkartılması gerekebilir.
Sonradan ortaya çıkan riskler arasında kapşül oluşumu ve memenin aşırı sertleşmesi ve nadiren protezin içeriğinin doku arasına kaçması vardır. Kapsül sertleşmesi durumunda protezin etrafındaki kapsülün ameliyatla gevşetilmesi gerekebilir. Sızma durumunda ise MR ile tanı konduktan sonra sızan silikonun bulunduğu alanlar temizlenir. Bu riskler değişken olsa da ilk beş veya on yıllık süreçte yüzde on oranı civarındadır.
YARDIMA İHTİYACINIZ MI VAR?
Hemen Bugün Geri Arama İsteğinde Bulunun!
Genellikle talebinizi takip eden 24 saat içinde sizinle iletişime geçmiş olacağız.